İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 27 Nisan’da gerçekleştirilecek olan olağanüstü kurultayda aday olmayacağını resmen duyurdu. Akşener, gelecek döneme dair partinin muhasebesini yapacakları ve rotalarını belirleyecekleri bu kurultayda Genel Başkanlık için aday olmayacağını belirtti.
31 Mart yerel seçimleri sonrası istediği başarıya ulaşamayan İYİ Parti, olağanüstü kurultaya gidiyor. Parti içinde ise yaprak dökümü devam ediyor. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in, yapılacak olağanüstü kurultayda genel başkanlığa aday olmayacağı merak konusu oldu. İyi Parti’nin Olağanüstü Kurultay tarihi ise 27 Nisan olarak belirlendi. Akşener, bu kararı alırken, karşısına kimleri aldığını bildiğini ifade ederek, yerel seçimlerden alınan sonuç karşısında bedel ödeme gerekliliğinin farkında olduğunu söyledi.
İYİ Parti’de ilk genel başkan adayı ise Müsavat Dervişoğlu oldu. Yerel seçim sonuçlarının ardından Meral Akşener ve parti yöneticilerini istifaya çağıran İYİ Parti Kurucular Kurulu Üyesi Günay Kodaz, genel başkanlık için aday olduğunu açıkladı.
Bu gelişmeler, Türkiye siyasetinde önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilebilir. İYİ Parti’nin gelecekteki politikaları ve liderlik değişikliği, yakından takip edilecektir.
“ÖDENMESİ GEREKEN BEDELLERİ ÖDEDİM”
“30 yıllık siyasi kariyerim boyunca; ülkemizin geleceğini, milletimizin huzurunu, devletimizin iyiliğini yakından ilgilendiren birçok meselede kararlar almam, tutumlar benimsemem gerekti. Bu kararları alırken, bu tutumları takınırken de; her defasında bireysel çıkarlarımı, kısa vadeli potansiyel kazanımları ve yapılan her türlü “cazip” teklifi bir kenara bırakıp; sahip olduğum ahlaki değerleri, Cumhuriyetimizin temel ilkelerini ve Türkiye’nin ihtiyaçlarını merkeze aldım. Rabbime şükürler olsun ki; aldığım her kararın, benimsediğim her tutumun ne kadar isabetli olduğu da, her zaman kısa vadede olmasa da, zaman içerisinde mutlaka ispatlandı.
Ayrıca günümüz siyasetinde görmeye pek alışık olmadığımız biçimde; şartlar ne kadar Çetin, siyasi konjonktür ne kadar elverişsiz olursa olsun; her kararımın, her tutumumun sorumluluğunu almayı da mutlaka bildim. Nitekim ödenmesi gereken bedelleri de başkalarından bir beklentim olmaksızın her defasında ödedim. Bundan da asla pişman olmadım.”
“SORUMLULUĞUN ŞAHSIMA AİT OLDUĞUNU VURGULADIM”
Akşener, 31 Mart 2024 Mahalli İdareler seçimleri öncesinde İYİ Parti olarak; yetkili kurulların kararı doğrultusunda seçimlere hür ve müstakil olarak girmeyi tercih ettiğinin altını çizerek, “Bu kararı almamızdaki gayemiz; partimizi Türkiye’de gittikçe yerleşik hâle gelen siyasi kutupların yörüngesinden çıkartmak, milletimize de iki seçenek arasına sıkıştırıldığı rekabetsiz siyasetten kurtaracak nitelikte yeni bir seçenek sunarak ülkemize toplumsal, siyasi ve kurumsal çerçevede zararlarını hep beraber deneyimlediğimiz kutuplaşma ortamına son vermek için ilkesel bir adım atmaktı.
Bu kararı alırken, kararı alan partinin genel başkanı olarak; karşımıza kimleri aldığımızı, elbette biliyordum. Göğüsleyeceğimiz türlü zorlukların, gayri ahlaki propagandaların, satın alınmış iradelerce yapılacak galiz taarruzların, elbette bilincindeydim. Potansiyel olarak alabileceğimiz menfi seçim sonucu riskinin, velhasıl yine bir bedel ödeme gerekliliğinin doğabileceğinin de pek tabii farkındaydım. Bu nedenle de süreç boyunca sonuçların sorumluğunun şahsıma ait olduğunu her fırsatta vurguladım.” dedi
“MEMLEKETİMİN İYİLİĞİ İÇİN HER TÜRLÜ BEDELİ ÖDERİM”
Akşener, “Seçim sonuçları kapsamında ödediğimiz ve ödediğim bedele razıyım. Geldiğimiz noktada İYİ Parti olarak ismimiz, bugünü kazanmak uğruna yarınları tehlikeye atan kirli pazarlıklarla anılmıyorsa, ben bu bedele razıyım. Bugün İYİ Parti sarsılmış; ama ne iktidarın ne ana muhalefetin, ne de 2028 hesapları kovalayan bir takım aktörlerin arka bahçesi olmaya direnmişse, ben bu bedele razıyım. Ve hatta İYİ Parti, bugünü feda etme uğruna, bu gidişle yarın Türkiye’nin önüne çıkacak türlü musibetlere karşı her zamanki dik duruşunu gösterebilecek bir tutum almayı başarabildiyse, ben bu bedele razıyım. Çünkü ben, dün olduğu gibi bugün de milletimin, devletimin, memleketimin iyiliği için her türlü bedeli öderim.
Bu kapsamda, seçimlere dair muhasebemizi yapacağımız, 2028’e giden yolda rotamızı belirleyeceğimiz seçimli olağanüstü kurultayımızda Genel Başkanlığa aday olmayacağımı ilan ediyorum.
Kurultayımızın şimdiden; partimiz, milletimiz ve memleketimiz için hayırlara vesile olmasını diliyor, aday olacak tüm arkadaşlarıma başarılar diliyorum.” ifadelerini kullandı.