DOĞRU İLE YANLIŞ ARASINDA YİTİP GİDEN BİR YAŞAM

1

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Tarih boyunca insanlar doğru-yanlış ikilemi üzerine çatışma yaşamıştır. Kimi zaman basit tartışmalara sebep olsa da çoğu zaman kişilerin kendi doğrularını kitlelere dayatması neticesinde sayısız savaşa neden olmuştur.

Doğru nedir?

Size göre doğru olan bir kavram bir başkası için yanlış olabilir. Mesela eskiden trafik ışıkları Kırmızı-Yeşil-Beyaz şeklinde sıralanıyordu. İnsanlar bu sembollere uyulması gerektiğini çünkü doğrunun bu olduğunu savundular. Ancak baktılar ki insan beyni beyaz ışığı sokak lambaları ile karıştırıp kazaya sebep oluyor doğru olarak adlandırılan kural değiştirildi. Kırmızı-Sarı-Yeşil sistemine geçildi.

Savaşlar.. Toplumlar tarih boyunca kendilerine göre doğru olduğunu savunduğu birçok nedenle savaşmıştır. Ülkelerin tarih kitaplarına bakacak olursak her ülke kendince doğru olanı yapmıştır(!) Savaşın ortaya çıkışını ve kimin doğruyu gerçekleştirdiğini anlamak için iki tarafın tarih kütüphanesini inceleyen bir araştırmacı büyük olasılıkla iki tarafın da yanlış yaptığını kendi görüşüne göre doğru kavramı üzerine tespitte bulunacaktır.

Basit olaylar bakımından da doğru kavramını inceleyecek olursak çocukluk-gençlik-… vs. hayatınız boyunca gerçekleştirdiğiniz eylemleri düşünün. Geçmişte doğru olduğunu savunduğunuz bir davranışınız ilerleyen yaşlarınızda büyük ihtimal “Öyle sanıyordum ama yanılmışım, yanlış yaptım.” şeklinde evrilecektir.

Doğru-yanlış ikilemi, ülkeler- topluluklar-insanlar arasında farklılık gösterebileceği gibi kişinin iç benliğinde bile zaman içerisinde değişiklik gösterebilir. Toplumun baskın gelen doğru-yanlış görüşünden kaynaklı olarak yanlış yaptığınız kanısına vardığınızda düşünmeniz gereken husus

“Neye, kime göre yanlış?”

Bulunduğunuz ortamda birçok insan doğru olarak savundukları eylemi gerçekleştirdiğinde sizin aykırı davranışınız neticesinde yanlış yaptığınızı iddia ediyorsa düşünmeniz gereken onların doğru olarak savunduğu eylemi ilk kim gerçekleştirdi. Doğru olduğu savunulan eylemi ilk gerçekleştiren siz ve yanlış olarak nitelendirilen davranışınız olsaydı %99 doğru olarak kabul edilen eylem şuan sizin yanlış olarak görülen davranışınız olurdu.

Hitler eylemlerini gerçekleştirdiği sırada kendi toplumu tarafından eylemlerinin doğru olduğu savunulmuştu. Ancak daha sonrasında doğru olduğunu savunan toplum yanılmışız aslında yapmış olduğu eylemler yanlışmış şeklinde kanaat getirdi.

Eğer ki doğru tek olsaydı ülkelerin kanunları değişmezdi. İdeal(doğal) hukuk yani olması gereken hukuktur. Bir toplumda uygulanabilecek en mükemmel hukuk kuralları ifade eder. Hukukçular her kanun değişikliğinde ideal hukuka ulaşmaya çalışmıştır. Ancak hiçbir zaman ulaşılamayacaktır. Bir insanın geliştirdiği hukuk kuralı ne olursa olsun mükemmel olamaz. İnsanın doğru-yanlış üzerine verdiği kararda nesnellik içerisinde her zaman öznellik bulunur.

Sizi yargılayan sizin yaşamınızı şekillendiren kanunların değiştiği bir dünyada kişilerin ya da toplumların doğruluk üzerine geliştirdiği kavramlar ne kadar doğru olabilir ki (!)

KÖŞE YAZISI: ÖMER KARAASLAN