Kalp hastalıkları, tüm dünyada ölüm nedenleri arasında ilk sıralarda yer almakta ve bu durumun önüne geçmek için etkili önlemler almak büyük önem taşımaktadır.
29 Eylül Dünya Kalp Günü dolayısıyla açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Karabacak, “Dünya nüfusunun dörtte biri kalp ve damar hastalıkları riski altındadır. Üç yüz milyon insan bu hastalıklarla yaşamaktadır ve bunların üçte biri, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 65 yaş altındadır. Bu durum, kalp damar hastalıklarının genç yaşlarda da ne kadar tehlikeli olduğunu göstermektedir” dedi. Türkiye’deki ölümlerin neredeyse üçte birinin dolaşım sistemi hastalıklarından kaynaklandığını vurguladı.
Kalp hastalıklarının kökeninin genellikle çocukluk çağında başladığını belirten Karabacak, ailesel faktörlerin yanı sıra çevresel etmenlerin ve bireysel alışkanlıkların da önemli rol oynadığını ifade etti. Risk faktörlerinin yönetimi ve erken tedavi yöntemlerinin benimsenmesi gerektiğini vurguladı.
Prof. Dr. Karabacak, kalp sağlığını korumak için şunları önerdi:
1. Sigara Kullanmaktan Kaçının! Sigara, kalp ve damar sağlığını tehdit eden en büyük risk faktörlerinden biridir. Hem aktif hem de pasif içiciliğin zararlı etkileri göz önünde bulundurulmalı; elektronik sigara ve nargile gibi alternatiflerin de masum olmadığını unutmamak gerekir.
2. Diyabet Hastaları İçin Dikkat! Şeker hastalığı olan bireyler, kalp damar hastalığı riski açısından daha yüksek bir tehlike altındadır. Bu nedenle, diyabetin risk faktörlerinin tedavi edilmesi ve düzenli kontroller yapılması son derece önemlidir.
3. Harekete Geçin! Hareketsiz yaşam tarzı, kalp sağlığı için olumsuz etkiler yaratmaktadır. Haftada en az beş gün 30 dakika hafif egzersiz yapmak önerilmektedir. Yürüyüş, bisiklet sürme ve yüzme gibi aktiviteler tercih edilebilir.
4. Kalp Sağlığına Uygun Besinler Tercih Edin! İşlenmiş gıdaların yerine meyve, sebze ve sağlıklı yağlar tercih edilmelidir. Kötü kolesterolü azaltmak için sağlıklı beslenme alışkanlıkları benimsemek, kalp sağlığını olumlu yönde etkiler.
5. Düzenli Kontroller Önemlidir! 40 yaş üzerindeki bireylerin tansiyon, nabız, kolesterol ve kan şekeri düzeylerinin düzenli olarak kontrol edilmesi önerilmektedir. Ayrıca, stres yönetimi konusunda da dikkatli olunmalıdır; stresli ortamlardan uzak durmak ve gerektiğinde profesyonel destek almak önemlidir.
Kalp sağlığına yönelik bu öneriler, hem bireylerin hem de toplumun sağlığını korumak adına kritik bir rol oynamaktadır.