İstanbul’da 4 Ekim 2024’te meydana gelen ve kamuoyunda “Sur Cinayeti” olarak bilinen vahşi cinayette, 19 yaşındaki Ayşenur Halil ile Isparta’nın Yalvaç ilçesi Sücüllü köyünden İkbal Uzuner hayatını kaybetmişti. Cinayetle ilgili yürütülen soruşturmada, katil zanlısı Semih Çelik’in hayatını kaybetmesi nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, “kovuşturmaya yer olmadığı” yönünde karar verdi.
Ancak, başsavcılığın verdiği bu karar, özellikle Ayşenur Halil’in ailesi tarafından tepkiyle karşılandı. Ailenin avukatı Betül Zağlı Topal, İstanbul Sulh Ceza Hakimliği’ne sunduğu itiraz dilekçesinde, soruşturmanın yüzeysel ve eksik bir şekilde yürütüldüğünü savundu.
Eksik Deliller ve Yetersiz Soruşturma
Avukat Topal, dilekçesinde, olay yerinde Ayşenur Halil’e ait cep telefonuna hâlâ ulaşılamadığını ve telefonun şifresinin çözülemediğini belirterek, bu durumun olayın aydınlatılması açısından kritik olduğunu vurguladı. Ayrıca, zanlı Semih Çelik’in bilgisayarındaki bazı verilerin cinayet öncesinde silindiği ve bunun planlı bir eyleme işaret ettiği ifade edildi.
Bir diğer dikkat çeken nokta ise olayla bağlantılı olabileceği değerlendirilen üçüncü şahıslara yönelik yeterli soruşturma yapılmamış olması. Aile, zanlının cinayet günü telefonla görüştüğü kişilerin tespit edilmediğini ve olay yerindeki güvenlik kamerası kayıtlarının detaylı şekilde incelenip incelenmediğini sorguladı. Ayrıca, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) kayıtlarının dosyaya yansıtılmadığı belirtildi.
Ailenin Çağrısı: “Etkin Soruşturma Yapılsın”
Aile, olayla ilgili önemli teknik delillere ulaşılamadığını ve zanlı Semih Çelik’in dijital cihazlarındaki kritik bilgilerin yeterince incelenmediğini öne sürerek, cinayetin arka planındaki olası planlamayı ve varsa işbirlikçileri ortaya çıkarma noktasında büyük bir boşluk oluştuğuna dikkat çekti.
Ayşenur Halil’in ailesi, takipsizlik kararının kaldırılarak soruşturmanın derinleştirilmesini talep ediyor. Aile adına açıklama yapan avukat Topal, “Bu kadar vahşi bir cinayet sıradanlaştırılamaz. Her yönüyle aydınlatılmadan bu dosya kapanmamalı. Deliller karartıldı, zanlının ölmesi soruşturmanın sonu olmamalı” ifadelerini kullandı.
Mahkeme Karar Verecek
İstanbul Sulh Ceza Hakimliği, itiraz dilekçesini inceleyerek, dosya hakkında yeniden soruşturma yapılmasına hükmedip hükmetmeyeceğini önümüzdeki günlerde netleştirecek.